AMPUL




AMPUL'ÜN TARİHÇESİ:
Bir asır öncesinde bile hala bir lüsktü elektrik lambası. Günümüzde pek değerini bilmesek de o zamanlar sadece zenginlerin  karşılayabildiği bir şeydi. 19.yüzyılın ortalarında bile, çoğu aile hala mum yada gaz lambası kullanıyordu. Ama sanayileşmenin ve fabrika koridorlarını aydınlatmak için daha iyi ve güçlü ışık kaynaklarına gereksinimin artmasıyla, gazla aydınlatma gittikçe yaygınlaştı. Çıkardığı hoş olmayan kokuya ve sürekli yangın ve patlama tehlikesine karşın, gazla aydınlatma çok geçmeden sokaklarda, kent meydanlarında  ve tiyatrolarında kullanılmaya başlandı. 
 
Elektirik Jeneratörünün keşfi, yepyeni ufuklar açtı. En sonunda elektirik yoluyla ışık üretmek  mümkün olmuştu. Elektrik lambası, elektiriğin genel ve daha yaygın kullanımına ve güç kaynaklarının gelişimine önayak oldu. Gazla  aydınlatmayla  rekabet ederek, kentsel bölgelerde yavaş yavaş kontrolu ele geçirdi. 
 
Ark lambaları, ilk kez 1843'de onlarla Paris deki Place de la Concorde' u aydınlatan Joseph Deleuil tarafından kullanıldı. O zamanlar, her ark lambasının kendi elektrik jeneratörüne ihtiyacı vardı ve bundan dolayı fiyatları da yüksekti. Buna ek olarak, uçucu elektrotlar arasındaki boşluk belirli aralıklarla ayarlanmalıydı ve bu iş ancak elle yapılabiliyordu. 
 
Diferansiyel ark lambalarının bulunmasıyla birlikte sokak aydınlatması, aşamalı olarak büyük kentlerde  daha yaygın kullanılır oldu. Diferansiel ark lambası, Werner von Siemens' in keşfettiği diferansiel düzenleme ilkelerini uygulayan, Siemens & Halske'nin baş tasarımcısı Friedrich von Hefner tarafından 1878'de bulundu. Hefner - Alteneck'in tasarımı yanmış olan karbon çubukların elle değiştirilmesini  ortadan kaldırıyor, onun yerine çubuklar otomatik olarak ayarlanıyordu. Bundan böyle tek bir Jeneratörle pek çok lamba aynı anda çalışabilecek demekti. 
 
Diferansiyel ark lambası, Almanya'da ilk olarak Linden Geçidi olarak bilinen Berlin' deki Kaisergalerie'de kullanıldı. Bunu çok geçmeden tren istasyonları, işyerleri, fabrikalar ve limanlar izledi. 1888 yılı geldiğinde, Berlin'nin ünlü " Unter den Linden Bulvarı " 108 lambanın ışıltısıyla aydınlatılmıştı. 
 
Ark lambarı hem fazlasıyla büyük hem de fazlasıyla parlak olduğundan evde kullanıma pek uygun değildi. Sayısız bilimadamı, lamba  filamanının havası boşaltılmış bir ortamda elektrik akımıyla parlamasını  sağlayacak makul ölçülerde  bir ampul yapmak için uğraştılar. İlk kullanılabilen ampulu, 1854'de New York' da yaşayan bir Alman göçmen olan Heinrich Goebel yaptı fakat halka benimsetmeyi başaramadı. Thomans Alva Edison, lamba filamanı  yerine karbonlanmış hintkamışı kullanınca ampulun pazarlanışı hızla yayılmaya başladı. 1881'deki Paris Sergi' sinde Edison' un aydınlatma sistemi  heyecan uyandıran bir numaralı olay oldu. 
 
Fazla bol olmaması yüzünden, elektrik lambası önceleri satın alına mayacak kadar lükstü. Tek bir tanesi 6,50 Mark olan lambalar, bir duvarcının iki günde kazandığı paradan daha fazlaydı. Oğlu Wilhelm'in de yardımıyla  Werner von Siemens, önce  metal ve  daha sonra da karbon telleri kullanılarak farklı tiplerdeki filamanları denedi. 1882'de Werner, Almanya'da ilk ampul fabrikasını kurdu ve ilkbaharda kendi markası altındaki ampulleri pazarlamaya başladı. 
 
Babasının ölümünden sonra  Wilhelm von Siemens tantaldan filaman yaratmayı başarmış kimyacı olan  Werner Bolton'u işe aldı. Tantal lambaları, metal filamanlı ampullerin en başarılısı olarak 1905' de dünya pazarında görülmeye başladı. Bu ampullerden sadece  Almanya'da aşağı yukarı 50 milyon üretildi ve satıldı. 1.Dünya Savaşına kadar bu lambalar  Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa'da da üretildi. Filaman tellerin hepsi Siemens & Halske damgalıydı.

KAYNAKÇA: http://mesutelektrik.tr.gg/Ampul-h-.ue.n-Tarih%E7esi.htm

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder